«

Berlin, 3 Günlük Berlin Gezisi! İki yıl üst üste Berlin’e yaptığım geziler sonrası sizler için en uygun rotayı yazmaya çalışacağım. Kısa süreler için yapacağım bu haritayı sizler günlere yayabilirsiniz.

Kısacası Berlin’den bahsetmek gerekirse, sanırım çoğumuz Berlin’in 2. Dünya Savaşı sırasında Doğu ve Batı blokları olarak bölündüğünü hatırlıyor olacaktır. Spree Nehri’nin iki kıyısındaki Cölln ve Berlin adlı köylerin 1307’de birleşmesiyle oluşan Berlin, Brandenburg’un başkenti olarak önem kazandı. Prusya’nın güçlenmesiyle Avrupa’nın merkezi haline geldi. Alman İmparatorluğu’nun başkenti olan Berlin, Nazi Almanyası döneminde ve II. Dünya Savaşı’nda büyük değişimler yaşadı. Savaştan sonra dört sektöre bölündü ve doğu-batı ayrımı Berlin’i de etkiledi. 1961’de Berlin Duvarı’nın yapımıyla keskin bir şekilde ikiye bölündü. Ancak duvarın yıkılmasıyla 1989’da eski bütünlüğüne kavuştu ve 1990’da birleşik Almanya’nın başkenti oldu.

Böylesine etkileyici bir savaş dönemi geçirmiş olan Berlin, bu dönemden kalanları örtbas etmek yerine, onları birer sergi alanı ya da müze haline getirerek turistik bir alan olma önemini kazandı. Şimdi bunlara biraz bakalım!

Güne başlamak için Müzeler Adası’na yürümek en güzel yol olacaktır. Nerede olursanız olun Ada’ya doğru yürüdükçe şehrin merkezine yakınlaşıyor ve en güzel kısımlarını görüyor olacaksınız. Peki Müzeler Adası’nda sizleri neler bekliyor?

Museum Island
Museum Island

Museum Island

Müzeler Adası, Berlin’in Mitte ilçesinde Spree Nehri üzerinde yer alan küçük bir adada bulunan 1 kilometrekarelik alana yayılan müzeler kompleksidir. İki Almanya’nın birleşmesiyle 1990’da doğu ve batı koleksiyonlarının bir araya getirilme fırsatı doğdu. Müzeler Adası, 1999’dan beri UNESCO Dünya Mirası listesinde yer almaktadır.

Güzel bir haber: Türkiye öğrenci kartınız burada da geçerli ve her müze için 6 euro bir ücreti bulunmakta (2024).

Bu adada bulunan 5 müzeyi aşağıda bulabilirsiniz.

Altes Museum
Altes Museum

Altes Museum

Bir antik çağ müzesi olarak 1830 yılında inşa edilmiş ve 1845 yılına kadar kraliyet müzesi olarak kullanılmış. Neo-klasik mimari yapısı ile müzedeki eserler dışında dış bir açıdan da görsel bir şölen sunuyor.

Neues Museum

Antik Mısır Medeniyeti eserleri ağırlı olak üzere Antik dönem eserlerinin bulunduğu bir müzedir. 1843’te Antik Mısır sanat eserlerinin sergilenmesi için inşaatı başlanan müze 1855 yılında faaliyete başlamıştır.

Alte Nationalgalerie

Alte Nationalgalerie
Alte Nationalgalerie

Neoklasik yapıda inşa edilmiş bu yapı, Müze Adası’na nehir tarafından giriş yaptığınızda belki de en çok dikkatinizi çeken bina olacaktır. Alman sanatçıların eserleri ağırlıklı olmak üzere 19. Yüzyıl tablo ve heykellerine ev sahipliği yapan bu müze kesinlikle sanat aşıklarına tavsiye edilir.

Bode Museum

Heykel, madeni para ve madalya müzesi olarak tanımlayabiliriz. Neo-barok inşa edilmiş bu adadaki eserler Anadolu’dan da dahil olmak üzere birçok Bizans eserini de barındırmaktadır.

Bergama Müzesi

Belki de ismini en çok duyduğumuz müze olarak bilinen bu müzede, Zeus Sunağı, Milet Pazar Yeri Kapısı gibi eserleri görebiliriz. Özellikle Milet ve Bergama kazılarından çıkarılan bu tarihi eserler koleksiyonunu görmek isteyenler için kötü bir haberimiz var: 2023 yılında restorasyona giren müze, 2026 yılına kadar ziyarete kapatıldı.

Müzeler Adası’ndan çıktıktan sonra (ki bu uzun sürecektir), yönünüzü Berliner Dom (Katedral)’a çevirebilirsiniz.

1700’lerde Barok bir tarzda inşa edilen bu katedral, 1822’de neo-klasik bir tarzda yeniden modellenmiş ve 1905’de yeniden yapılmıştır. 2. Dünya Savaşı’nda ise ağır hasar görmüştür ve 1975-1981 yıllarında yeniden tasarlanmıştır.

Katedral

Katedralin içine girmek ücretlidir ancak içeri girdiğiniz bu katedralin kubbesinden Berlin’in panoramik bir görüntüsünü görebilirsiniz. Ancak içeri girmek istemeyenler de katedralin önündeki çimlere uzanarak bu Neo-Barok katedralin tadını çıkartabilirler.

Museum

Eğer Museum Island’daki müzelere girdiyseniz gününüz bu civarlarda bitiyor olacaktır ya da belki biraz daha civarda yürüyebilirsiniz. Çevrede farklı müzeler ve parklar da olduğunu göreceksinizdir. Sonrasında belki de yemek yemek için Alexanderplatz’a yönelip ya da gördüğünüz ilk kebapçıda döner yiyebilirsiniz

  1. Gün

Bugün Müzeler Adası’nın biraz daha ilerisine gidip Brandenburg’a ulaşacağız.

Rotaya Humboldt – Universitat’dan başlayabiliriz. Bu üniversite aslında Prens Heinrich Sarayı’nda bulunmaktadır. Almanya’nın en iyi ilk 20 üniversitesi arasında olan bu Üniversite’nin civarında yürürken Main Street’e çıkabilirsiniz. Bu uzun yol sağlı sollu genellikle hediyelikçilerle doludur ve sonunda ise Brandenburger Tor’u göreceksiniz. Bu caddenin güzel yanı size turistik ama yine de Berlin havası vermesidir. Pariser Platz denilen bu alana giderken, aynı zamanda sağ ve sol yolun kenarlarında bazı konsolosluklar ve onların 2. Dünya Savaşı’ndan kalma hikayelerinin olduğu tabelaları okuyarak bilgi alabilirsiniz.

Branderburg

Branderburg Kapısı, şehrin ana sembollerinden biri olarak Soğuk Savaş boyunca Doğu Berlin’de bulunurken, hemen kuzeyinde Reichstag bulunarak Batı Berlin’dedir.

3 Günlük Berlin Gezisi

Bu kapıyı detaylı inceleyebilir ya da meydanda bulunan kafelerden birine oturup bu güzel eseri izleyebilirsiniz. Sonra ise bu kapıdan geçerek Katledilen Avrupalı Yahudiler Anıtı’nı görebilirsiniz. Burası Holokost’da hayatlarını kaybeden Yahudilere adanmış bir anıt mezarıdır. Sonrasında ise biraz daha ilerleyerek kendinizi Tiergarten’de bulabilirsiniz, ve yeşilliğin tadını çıkartabilirsiniz. Bazı heykeller ve sarayların bulunduğu bu park aynı zamanda Berliner Philharmonie’den Şehir Kütüphanesi’ne kadar birçok farklı binayı da barındırmaktadır.

Sanırım günü artık burada bitirmek gerekecek

3 Günlük Berlin Gezisi
3 Günlük Berlin Gezisi
  1. Gün

Belki artık gezinizde turistik yerleri gezmekten yorulmuş ve biraz daha halkla iç içe geçmek istiyorsunuzdur. Öyleyse sizleri Mauerpark’a götüreyim.

Bu parka gittiğiniz zaman grafitiler ile süslenmiş Berlin Duvarını görebilir ve meşhur bit pazarına uğrayabilirsiniz. Sokak sanatçılarını izleyerek vakit geçirebilir, amfi tiyatroda keyif yapabilrisiniz. Ayrıca bu civarda belki bir şeyler atıştırıp yemek de yiyebilirsiniz.

Bu park, 19. Yüzyılda Kuzey Tren İstasyonu olarak kullanılmış ve bu park üzerine Berlin Duvarı inşa edilmiştir. Bu duvarda Doğu tarafının Batı’yı izleyebileceği bir izleme platformu da konmuştur. 1989’da Berlin duvarı yıkılmış ve ölüm şeridi denilen bu yer ortadan kalkmıştır ve yerel halkın vakit geçirebileceği bir park haline getirilmiştir.

3 Günlük Berlin Gezisi
3 Günlük Berlin Gezisi

Sonrasında ise biraz daha yürüyerek Museum in der Kulturbrauerei’e gelebilirsiniz. Ücretsiz bir müzedir ve Doğu Almanya’daki yaşamı gösterir. Yolunuz buralara düşmüşken Batı ve Doğu Berlin’deki farklılıkları belki de bir de böyle görmekte fayda vardır.

3 Günlük Berlin Gezisi
3 Günlük Berlin Gezisi

Benim sizlere paylaşmak istediklerim bu kadar. Umarım rotamı beğenir ve Berlin’den keyif alırsınız! Yorumlara soru bırakabilirsiniz, ya da bana ulaşabilirsiniz. Bildiklerimi sizlere aktarmaktan keyif alacağımdır!

Berin Softa

Bir Cevap Yaz

Bir Cevap Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *